Sunday, November 06, 2005

Himalaya Keşif ve Kaşifleri


Fotoğrafta Fransız alpinist Jean Christophe Lafaille bir Himalaya tırmanışı sırasında görülüyor.

Hima: kar
Alaya: ev
Himalaya: karın evi

Himalaya adında dağlık bir bölgenin varlığı, dış dünya tarafından Orta çağlardan beri, İpek Yolu ve diğer antik yollar ile 17. yüzyılda Tibet’e sızan cizvit misyonerler sayesinde biliniyordu. Buna karşılık uzunca bir süre ne araştırıldı ne de dağların ne denli yüksek olduğu konusunda fikir sahibi olundu.

Dünya’nın Himalaya ile ilk detaylı tanışması 1808 yılında Webb, Raper ve Hearsey’in yukarı Bhagirathi ve Alaknanda bölgesine yaptığı keşifle oldu. Webb’in Dhaulagiri’nin yüksekliğini ovada kurduğu dört ölçüm istasyonunda yararlanarak 8187 m olarak hesaplaması kendini bile şaşırttı. O ana dek dünyanın en yüksek dağlarının Andlar olduğu düşünülüyordu.

1817’de Gerard kardeşler Zaskar bölgesine bir keşif gezisi düzenlediler ve Leo Pargial’de 5880 m.ye ulaştılar. Dr. J.G. Gerard 6218 m olarak hesaplanan bilinmeyen bir zirveye tırmandı ve büyük olasılıkla dünyada o ana dek çıkılmış en yüksek noktaya ulaştı.

Adolphe ve Robert Schlagintweit, 1855’de Tibet’ten Garhwal’e geçerek Ibi Gamin dağlarıyla karşılaştılar ve 7756 m.lik Kamet zirvesine başarısız bir tırmanış denemesine giriştiler. Ulaştıkları 6800 m. uzun süre ulaşılan en yüksek irtifa olarak kaldı.

Her ne kadar Schlagintweit kardeşlerin amaçları bilimsel bir keşif gezisi düzenlemek idiyse de, kendileri aynı zamanda deneyimli dağcılardı ve girişimleri gerçek bir tırmanışın tüm unsurlarını taşıyordu. Temel amaç “zirveye ulaşmanın getireceği tatmin” idi, bu nedenle bu faaliyet Himalaya’daki ilk sportif tırmanış olarak da değerlendirilir. Sonraları bu dağın Kamet değil Abi Gamin (7335 m) olduğu ortaya konmuştur.

Schlagintweit kardeşlerin böylesi bir hata yapması şaşırtıcı görünebilir ancak her ne kadar İngiliz Kraliyet Coğrafya Kurumu’nun büyük Hindistan Araştırması başlayalı epeyce olmuşsa da, o tarihte Himalaya’nın büyük kısmı haritalarda boşluk olarak gösterilmekte, ancak kulaktan kulağa gezginlerin anlatımları sayesinde bilgi edinmek mümkün olmakta idi. Öyle ki Karakurum ve Kun Lun sıradağlarının birbirinden bağımsız sıradağlar olduğu dahi ilk defa Schlagintweit kardeşler tarafından gösterilmişti. Sıradağların dahi birbirine karıştırıldığı bilgi düzeyinde, zirvelerin karıştırılmasını çok doğal karşılamak gerekir. Aynı nedenle Himalaya’da yapıldığı idia edilen bir çok ilk çıkış, daha sonraki dönemlerin kaşif ve dağcıları tarafından reddedilmiştir.

1846’da Hindistan Araştırması kapsamında Himalaya’nın eteklerinde trigonometrik ölçüm istasyonları kurulmaya başlandığında dünyanın en yüksek dağının burada olduğundan kimsenin kuşkusu kalmamıştı. Nitekim 1852’de Everest (8848 m), 1858’de K2 (8611 m) keşfedildi.

Trigonometrik ölçümler Himalaya’nın dışından yapılmak zorunda idi çünkü bağımsız küçük Himalaya krallıkları sınırlarından içeriye yabancıları kabul etmiyordu. Maceracı bazı İngilizler bu durumu bir meydan okuma olarak kabul ederek yasak bölgeleri keşfetme çabasına giriştiler, ancak bir çoğunun sonu işkence veya ölüm oldu.

Bu çabalar arasında William Henry Johnson’ın 6400 m. yükseklikte kurduğu ölçüm istasyonu ve 6800 m.ye yaptığı tırmanışı özellikle saymak gerekir. Johnson daha sonra 1865’de Kun Lun’a bir yolculuk yapmayı başararak KCK’ndan bir altın saat ödülü almıştır.

Johnson bu yolculuğu sırasında Kun Lun’da üç zirveye tırmandığını iddia etmiştir. Bunlardan biri olan K5 (Muztagh) 7280 m.lik yüksekliğiyle o ana dek tırmanılan en yüksek dağ idi. Ancak daha sonra bu dağın Muztagh değil Zokputaran (6900 m) olduğu konusunda görüşler ileri sürülmüştür.

Alpinizm’in Altın Çağ’ının doruğa vardığı 1865 yılında, araştırmacılar ve yardımcıları, 6000 metrenin üzerinde 35 zirveye tırmanmışlar, bunun yanı sıra zirveye ulaşmayan başka pek çok tırmanışı gerçekleştirmişlerdi.

Hindistan Araştırması döneminin bir başka hatalı verisi de Shilla dağının 7025 m. olarak hesaplanmasıydı, döneminin irtifa rekoru olan bu yükseklik sonradan 6400 m. olarak düzeltildi.

1879’da Macar dağcı Maurice de Dèchy, rehber Andreas Maurer ile birlikte Sikkim’e geldi ancak malaryaya yakalanmasından sonra Himalaya’yı bırakıp Kafkasya’ya yöneldi.

Kısa bir süre sonra Sikkim araştırmasında görevli H.J. Harman Chomiomo’yu denedi ancak adamları kendisini izlemeyi reddettiği için girişimi yarıda kaldı. Bununla birlikte Dongkya La geçidinde açıkta geçirdiği bir gece önce donuklara daha sonra hastanede ölümüne yol açtı.

1883’de pür dağcılık amaçlı ilk adam William Woodman Graham geliyor. Ardından sanat tarihçisi, yazar ve Kutsal Kase’nin arayıcısı olan William Martin Conway (ilk gerçek tırmanış rehberinin yazarıdır). Conway’in yol gösterdiği Mummery, Eckenstein ve Bruce ardından gelir.

0 Comments:

Post a Comment

<< Home